Ulvi EMRE
Televizyon kanallarında yayınlanan proğramlara ve filmlere bakınca bu soruyu her gün kendime sormaktan alıkoyamıyorum.
Çarpık ilişkilerin normal bir yaşam tarzıymış gibi sunulduğu bu yayınların gençlerimizin ve hatta yetişkinlerimizin ahlakla ilgili tüm değerlerini yerle bir ettiğini, Türk aile yapısının hızla çökertilmekte olduğunu ve bütün bu yapılanların ve uygulamaların bir plan dahilinde haince yapıldığını düşünmekteyim.
Bundan 40-50 yıl önce ahlak dışı bir olayı bırakın televizyonlarda yayınlamayı, gazetelerde bile yazılmaz ve gündeme taşınmazdı. Şimdilerde bakıyorum, televizyonlarda oynatılan bütün filmlerin, hatta romanların çoğunun konusunu hep ahlak dışı yayınlar oluşturmaktadır.
Yaş yetmişi aşalı çok oldu. Geçmişte ne idik, şimdi nasılız sorusunun cevabı gün gibi aşikar olarak önümde durmakta, tası tarağı toplayıp, durdurun dünyayı inecek var diyesim geliyor.
Evet... İnsan yaşadığı günlerin her acısına katlanır amma, gelecek için bir ışık görmek şartıyla... yoksa yarının daha karanlık, öbür günün ondan daha berbat olacağını görerek yaşamak insana hiç de hoş gelmiyor.
Uygulanmakta olan Eğitim sistemi ile ve yayınlanmakta olan televizyon proğramları ve filmleri ile bırakın yükselip kalkınmayı, hızla geriye doğru gitmekteyiz.
Hani bir deyim vardır şöyle der: “Bindirildik bir alamete, gidiyoruz kıyamete”
Allah milletimizin akıbetini hayır eylesin, aklını doğru kullananları çoğaltsın ve yeniden diriliş nasip etsin.
Televizyon kanallarında yayınlanan proğramlara ve filmlere bakınca bu soruyu her gün kendime sormaktan alıkoyamıyorum.
Çarpık ilişkilerin normal bir yaşam tarzıymış gibi sunulduğu bu yayınların gençlerimizin ve hatta yetişkinlerimizin ahlakla ilgili tüm değerlerini yerle bir ettiğini, Türk aile yapısının hızla çökertilmekte olduğunu ve bütün bu yapılanların ve uygulamaların bir plan dahilinde haince yapıldığını düşünmekteyim.
Bundan 40-50 yıl önce ahlak dışı bir olayı bırakın televizyonlarda yayınlamayı, gazetelerde bile yazılmaz ve gündeme taşınmazdı. Şimdilerde bakıyorum, televizyonlarda oynatılan bütün filmlerin, hatta romanların çoğunun konusunu hep ahlak dışı yayınlar oluşturmaktadır.
Yaş yetmişi aşalı çok oldu. Geçmişte ne idik, şimdi nasılız sorusunun cevabı gün gibi aşikar olarak önümde durmakta, tası tarağı toplayıp, durdurun dünyayı inecek var diyesim geliyor.
Evet... İnsan yaşadığı günlerin her acısına katlanır amma, gelecek için bir ışık görmek şartıyla... yoksa yarının daha karanlık, öbür günün ondan daha berbat olacağını görerek yaşamak insana hiç de hoş gelmiyor.
Uygulanmakta olan Eğitim sistemi ile ve yayınlanmakta olan televizyon proğramları ve filmleri ile bırakın yükselip kalkınmayı, hızla geriye doğru gitmekteyiz.
Hani bir deyim vardır şöyle der: “Bindirildik bir alamete, gidiyoruz kıyamete”
Allah milletimizin akıbetini hayır eylesin, aklını doğru kullananları çoğaltsın ve yeniden diriliş nasip etsin.