Mustafa UYSAL
Emekli İmam Hatip
Ve nasıl İSTEYELİM..
Samimi Müslüman dediğim arkadaşım sordu bunu.
Ne isteyelim dedi.
Affımızı isteyelim dedim.
Ben öyle yapıyorum diye de ekledim.
Başka HOCA'm dedi tabii ki.
Yahu af istemekten daha mühim başka ne olabilir.
Ben onun niyetini anladım.
Ama hiç oraya yaklaşmıyorum.
Bak arkadaşım.
Yetmiş senelik ömrümüzde o kadar çok kusur var ki;
öyle bir özürle falan zor birader.
Ama senin fazla yoksa bilemem dedim.
Olur mu hocam dedi.
Rızasını isteyelim Rabbimizin.
O'da yalnızca istemekle olmaz malûm.
Canla başla, malla mülkle gayret ister.
Zahmetsiz rahmet beklemek boşunadır.
Ekmeden biçmek arzusu gibi bir şey.
O da sünnetullaha ters.
(Gerçi zamanımızda insanlar daha çok kulundan ister oldular.
Pek çoğu da öte dünyada şefaat vs.
İnsan için gayretinden başkası yoktur ilâhî buyruğa rağmen.
Tabii ki herkes her şeyi isteyebilir.
Yanlış yere yanlış telefon etmemeye dikkat eden Müslüman kardeşim;
Bu konuda da dikkatli olalım derim.)
İsteyin vereyim diyor Rabbimiz.
Deyince gözleri fal taşı gibi açıldı.
Hah bak sizde söylüyorsunuz.
Devamı var lütfen bekle.
Sehavetli (cömert) Müslüman olmayı isteyelim dedim.
Kendi rızasına uygun yaşamayı isteyelim.
Ve illâ o yolda gayretli olalım.
İmanla ölmeyi isteyelim.
İslam üzere yaşamak şartıyla imanla ölmek mümkün olur onu da unutmayalım.
Belli ki cennet istemeye sıra ne zaman gelecek onu bekliyor.
Unutmadan söyleyeyim dedim.
Allah'ın Resulü sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz buyuruyorlar.
Cennet cömertlerin evidir.
Onunda usulü yolu yordamı var.
Ama benim vaktim yok.
İnşallah başka bir zaman dedim.
-Hocam sohbet olsa da dinlesek haftalık.
-Ona tövbeliyim.
İnternet üzerinden belki ama onu da ben beceremem.
Haydi, hayırlı işlerin olsun dedim vedalaştık.
İstemeden lutfundan bunca nimet sunan Rabbim;
Bizim istiğfara muhtaç;
İstiğfarımızı kabul buyur. Amiiin.
Kalın sağlıcakla.
