ŞEYTANA CENNETİN YOLU SORULMAZ
Mahmut TOPTAŞ
Enes bin Malik (Allah ondan razı olsun), arkadaşlarına sevgili peygamberimizin Hadislerini rivayet edermiş. Arkadaşları ise ezberledikleri o hadislerdi anlamada tereddüde düştüklerinde Hasan-i Basri merhuma sorarlarmış.
لا تَسْتَضِيئُوا بِنَارِ الْمُشْرِكِينَ
“Müşriklerin ışığıyla aydınlanmayın” hadisini sormuşlar.
Hasan: “Kendi işlerinizi hiçbir şekilde putperestler sormayın. Bu sözün doğrusu Allah’ın kitabında şu ayettir:
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آَمَنُوا لَا تَتَّخِذُوا بِطَانَةً مِنْ دُونِكُمْ لَا يَأْلُونَكُمْ خَبَالًا وَدُّوا مَا عَنِتُّمْ قَدْ بَدَتِ الْبَغْضَاءُ مِنْ أَفْوَاهِهِمْ وَمَا تُخْفِي صُدُورُهُمْ أَكْبَرُ قَدْ بَيَّنَّا لَكُمُ الْآَيَاتِ إِنْ كُنْتُمْ تَعْقِلُونَ
“Ey iman edenler, kendi¬niz¬den aşağı/dışınızda olan (kâfirleri) sır¬daş edinme¬yin. Onlar size kötü¬lük yap¬mada kusur etmezler. Sı¬kıntıya düşmenizi is-terler. Onla¬rın (size olan) kinleri ağızların-dan taş¬makta¬dır. Göğüslerinin gizlediği ise daha büyüktür. Size ayetleri açıkladık eğer akıl eder¬seniz.” (Al-i Imran süresi ayet 3/118)
Elektrik alabilirsin ama dünya işlerinde neyi nasıl yapacağını sorarsan yolunu sapıttırmak için yanlış fikir verir. Bu güne kadar olduğu gibi.
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ يَحْيَى، قَالَ: حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ، قَالَ: حَدَّثَنَا هُشَيْمٌ، عَنِ الْعَوَّامِ بْنِ حَوْشَبٍ، عَنِ الأَزْهَرِ بْنِ رَاشِدٍ، قَالَ: كَانَ أَنَسُ بْنُ مَالِكٍ يُحَدِّثُ أَصْحَابَهُ، فَإِذَا حَدَّثَهُمْ بِحَدِيثٍ لا يَدْرُونَ مَا هُوَ، أَتَوُا الْحَسَنَ فَيُفَسِّرُ لَهُمْ، فَحَدَّثَهُمْ ذَاتَ يَوْمٍ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: " لا تَسْتَضِيئُوا بِنَارِ الْمُشْرِكِينَ " فَأَتَوُا الْحَسَنَ فَأَخْبَرُوهُ، فَقَالَ: نَعَمْ، أَمَّا قوله: " لا تَسِتضِيئُوا بِنَارِ الْمُشْرِكِينَ "، فَإِنَّهُ يَقُولُ: لا تَسْتَشِيرُوا الْمُشْرِكِينَ فِي شَيْءٍ مِنْ أُمُورِكُمْ، وَتَصْدِيقُ ذَلِكَ فِي كِتَاب اللهِ عَزَّ وَجَلَّ
بِطَانَةً مِنْ دُونِكُمْ لا يَأْلُونَكُمْ خَبَالا تَتَّخِذُوا لا
(Ahmed, Müsned, Enes hadisi, Beyhaki, Süneni Kübra hadis no 20909, Nesai, Sünen, K. Zinet, bab 52, İbn’ül Münzir (H.319) Tefsir’ül-Kur’an, Kurtubi, İbni Kesir, Alusi, gibi müfessirler, Al-i Imran süresinin 118 inci ayetin tefsirinde rivayet etmişler.)
Rabbimiz, Rabbani ol (Âl-i İmran 3/79) buyurmuş.
Öyle ise biz, Şeytani olmamaya çalışacağız.
Yiyeceğimiz, içeceğimiz, giyeceğimiz, göreceğimiz, duyacağımız, tutacağımız, tadacağımız her şey Rabbimiz tarafından yaratıldığına göre, beş duyu organımızdan içimize giren ve çıkan her şey Rabbimizin kurallarına uygun olmalı.
Şükredenlerden ol (A‘raf 7/144)
Rabbimin yarattıklarından yiyip içip, soluyup Rabbe karşı gelenlerin kurallarına uyan nankörlerden olma, İnsanların elinden yiyip de dirseğinden ısıranlardan olma.
Paramızla çay içtiğimiz kahvenin garsonuna bile teşekkür ederken, bizim tenimizi, canımızı, kanımızı ve dünyamızı yaratan Allaha niçin şükür etmeyelim?
Secde edenlerden ol (Hicr 15/97)
Para, makam, şöhret, şan peşinde koşarken ciğeri beş para etmezlerin önünde eğilenlerden olma.
Adil ol (Nisa 4/135)
Zalim olma. Adaletli olabilmek için adaletin ölçüsü olarak Allah‘ın koyduğu ölçüleri al.
Sadıklarla beraber ol (Tevbe 9/119)
Parçalananlar gibi olma (Âl-i İmran 3/105)
Kafirlerle beraber olma (Hud 11/42)
Allahın (dininin) yardımcısı ol (Saf 61/14)
Kafirlere yardımcı olma (Kasas 28/86)
Bu ayet bu günlerde biraz daha dikkatle okunmalıdır. Birkaç dolar için kafirlerin yanında yer alıp Müslüman öldürme operasyonlarına katkıda bulunanlar, biraz daha dikkatli davranmalılar.