• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • Ara
  • EĞİTİM
  • EKONOMİ
  • GÜNCEL
  • İLÇELER
  • KÜLTÜR-SANAT
  • ÖZEL HABER
  • SAĞLIK
  • SİYASET
  • SPOR
  • VEFAT EDENLER
  • ASAYİŞ YAŞAM
  • Ara
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. MAHMUT TOPTAŞ
  3. ŞAİRLERİ VE ŞİİRLERİ SEVERİM
Yayınlanma: 07 Nisan 2025 - 12:36

ŞAİRLERİ VE ŞİİRLERİ SEVERİM

07 Nisan 2025 - 12:36
Yorumlar
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
ŞAİRLERİ VE ŞİİRLERİ SEVERİM
MAHMUT TOPTAŞ

Kaside-i Bürde sahibi Ka’b bin Züheyr’i,

“Dilim, kusursuz kılıç gibidir,

Gönül denizimi hiçbir kova bulandıramaz” diyen Hassan bin Sabit’i, Mehmet Akif Ersoy ve çağdaşı Mısırlı Ahmet Şevkıy’i, Pakistanlı Muhammet İkbal’i ve Cezayirli Müfdi Zekeriyya ve çağımızda yaşayan, imanlı, edepli, vicdanlı şairlerden eserleriyle tanıyabildiklerimin hepsini severim.

Birilerine yağcılık yapmak, birilerine de karalama yapmak için dilini ve kalemini çirkefe bulaştıran edepsizleri, edebiyatçı saymam.

Bir yemek piştiğini görse bana da gönderirler diye ekmeğini hazırlayan,

Bir cenaze görse “Malını bana vasiyet etmiştir” diyen,

Bir düğün şenliği görse yanılır da gelini benim eve getirirler diye evde bekleyen asalağın biri, bir gün bir gurup insanı toplu halde giderlerken görür.

Yemeğe gidiyorlardır diyerek arkalarına düşer.

Padişahın huzuruna çıkarlar. Hepsi şairmiş.

Şairler, şiirlerini okumuşlar, ödüllerini almışlar, sıra asalağa gelmiş.

Asalağa “Sende oku” demişler.

“Ben şair değilim” demiş.

“Öyle ise sen niçin geldin?”

Asalak: “Cenabı Hak:

Şairlere de azgınlar uyar.

Görmedin mi? onlar, her vadide şaşkın dolaşırlar.

Onlar, yapmadıklarını söylerler.”
Ancak iman eden, ameli Salih işleyen, Allah'ı çokça zikreden ve kendilerine zulmedildikten sonra galip gelmeye çalışan (şairler)lar müstesna. Zulmedenler de, yakında nasıl bir devrimle devrileceklerini bilecekler.” (Şuara süresi ayet 26/224-227)

“Şairlere azgınlar uyar” buyurmuş, işte ben onlara uyanlardanım” demiş.

Cevap padişahın hoşuna gider ve şairlere verdiği hediyeden asalağa da verir. (Külliyat-ı Letaif, Faik Reşat, Kitabevi 1995 s: 453)

Dünyanın en değerli müzesi olan Topkapı sarayında şerefle muhafaza edilen, Peygamberimizin hırkası “Kaside-i Bürde” yazarı şair Ka’b b. Züheyre (r.a.) hediye edilen Hırkai şeriftir.

Şuara suresinde 224-227 inci ayetlerde şairlerin yalancı olanlarına, her vadide şaşkın şaşkın dolaşanlarına uymamamız gerektiğini bize öğretir.

Biz çağımızda mazlumlara mersiye, zalimlere methiye yazanları gördük.

Ayçiçeğinin, güneşin hareketine göre başını çevirdiği gibi, nice şair ve yazarlarımızın para ve güç karşısında insanlıklarını yitirdiğini de gördük.

Rabbimiz, şairlerin iman edenlerini, işlerini en güzel şekilde yapanlarını Şuara/Şairler suresinde övüyor.

Şair sahabe Abdullah b. Ravaha (r.a.) için Peygamberimiz:

“Kardeşiniz müstehcen/yakışıksız söz söylemez” buyurmuş. (Buhari, Sahih, K. Teheccüd bab 19)

Hassan b. Sabitin yazdığı şiirleri camide okutmuş.

Mehmet Akif Ersoy merhum, öğretmenler için:

“Muallimim, diyen olmak gerektir imanlı

Edepli sonra liyakatli, sonra vicdanlı” dediği gibi şairlerin de imanlı, edepli, vicdanlı ve liyakatli olması gerekir.

Arapça da sevgilinin zülfünün bir teline şa’r denir.

Şin, ayın ve Ra harflerinden meydana gelen Şin harfini üstünle okursanız Şar zülfünün teli olur. Esre ile İ getirirseniz Şiir olur.

Şair, kılı kırk yaran, kırk parçadan bir beyit ören adamdır.

Arapça da “beyit” ev anlamındadır.

Şairin birinin evi yanmış, çok önem verdiği bir beyitlik şiiri de yanmış. “Keşke beyitim (Şiirim) yanacağına beytim (evim) yansaydı” demiş.

Yahya Kemal, okuduğu bir beyit için “Selimiye camisini yapmak kadar zordur böyle bir beyit söylemek” demiş.

Yahya Kemal’e nispet edilen bu söz belki de Koca Ragıp Paşanın:

“Eğer maksut eserse mısra-ı berceste kâfidir.

Acep hayretteyim ben seddi İskender hususunda:”

Yani: “Eğer gaye, hedef bir eser meydana getirmekse, mısra-ı berceste/ güzel bir mısra bile yeterli.

Çünkü İskender’in yaptığı o ünlü seddin yerinde yeller eser” sözünden ilhamla söylenmiş olabilir.

Şiirin şelale gibi akanını, gül yapraklarına çiy damlaları bırakan seher yeli gibi serinletenini, volkan gibi fışkırıp yakanını severim.

Hoyrat bir elin mızrabı eline alıp saz aleti olan “Kanun” un tellerini kırdığı gibi, ehil olmayanlara yönetimin telleri olan kanun teslim edilirse ülke kanununun çok telinin kırılacağını şair:

“Çok tel kırılır sine-i Kanun-ı cihanda

Nâ ehline mızrab-ı tasarruf verilirse” diyerek çok güzel ifade edivermiş.

Denizler kadar geniş ruh dünyamızdan akan söz ırmağının kaynağı Rahman’ın rahmet damlalarıyla beslenirse o sözler gönüllerden gönüllere kelime şebekeleriyle sürekli akar.

Yeryüzünde paranın sözü geçer ama gönül diyarında onu tanıyan olmaz.

Onun için Allah (c.c.):

63 Onların (Evs ile Hazrec kabilelerinin) gönüllerini birleştirdi. Eğer sen yeryüzündekilerin hepsini harcasaydın onların gönüllerini birleştiremezdin. Fakat Allah onların arasını birleştirdi. Şüphesiz O, Aziz'dir, Hâkim’dir.” (Enfal süresi ayet 8/63)

Dua’ da

Musa aleyhisselam duasında:

27 "Dilimden düğümü çöz."

Ki sözümü anlasınlar." Buyurur. (Ta-Ha süresi ayet 20/27-28)

Korku kişinin dilini bağlar.

Bir meydanda veya kapalı bir yerde konuşuyorsunuz. En güzel manaları en güzel kelimelerle dile kolay, kulağa hoş gelecek ve anlaşılmasında zorluk çekilmeyecek kelime ve cümlelerle aktarmak için beyninizin bütün hücrelerini harekete geçiriyorsunuz.

Kevser ırmağına kaynayan bir şelale gibi kelimeler ağzınızdan dökülürken zihninizi birde, “Acaba bu kelime filan maddeye dokunur mu? Filanı yaralar mı? Filanların en hassas noktası burası, burayı es geçeyim” gibi şeylerle meşgul olursa dilde düğümlenme meydana gelir.

Profesörlerimizin çoğunluğunun konuşurken “eeeeee şey, ııııııı yani” diye konuşmalarının sebebi o anda belaların altından geçiyor da ondan.

Kendine, makamına, unvanına zarar gelmesin diye.

Kırlangıca sormuşlar “Niçin hep uçarken aşağıdan yukarıdan sağdan soldan uçuyorsun? Doğru uçmuyorsun?” demişler. “Belanın, atmacanın altından üstünden sağından solundan uçuyorum” demiş.

Birde konuşurken veya yazarken kendini patronunun sevdiklerini sevmek, sövdüklerine sövmek mecburiyetinde hissederse dilde ve kalemde düğümlenme meydana gelir.

Yazı veya konuşma boyunca zikzaklar çizer.

Rabbimizden dilimizin bağını çözmesini isteyeceğiz.

Yani hiçbir kimseden korkmadan, birilerinin nefretinin ve muhabbetinin hesabını yapmadan, yalnız ve yalnız gerçekleri en güzel şekilde en uygun zaman ve mekânında söylemeye çalışacağız ama muhataplarımızın anlayışını da gözeteceğiz.

Neyi, nasıl ve niçin söylediğimiz önemli ama söylediğimizin nasıl anlaşıldığı daha da önemli.

Konuşmacılar “Ben o gün o konuşmada sizin anladığınızı kastetmemiştim” diyor.

Genellikle siyasilerimizde görürüz bunu. İyi niyetli hatipler konuşmanın özü, sözü, zamanı ve mekânına dikkat ederken dinleyenlerin kültür yapısını da dikkate alarak, nasıl anlaşılabileceğine dikkat etmeli ve doğru anlaşılmasını sağlamalı.

  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • AĞLAMAYALIM ÇAĞLAYALIM - 17 Mayıs 2025
  • DÜNYADAKİ BÜTÜN İSLAMİ CEMAATLERE - 15 Mayıs 2025
  • ÇEVRE/AURA/MUHIYT/HALE - 14 Mayıs 2025
  • KAYNAŞMAK İÇİN YOL TEK - 14 Mayıs 2025
  • TÜRK KÜRT 4X4 KÜRT TÜRK - 13 Mayıs 2025
  • HEPİMİZ SARHOŞUZ - 10 Mayıs 2025
  • ÇİÇEK FOTOĞRAFLARI ÇEKERİM - 09 Mayıs 2025
  • AYNI DÜNYADA AYRI DÜNYALILARIZ - 07 Mayıs 2025
  • HER GÜN VE HER AN YAPILMASI GEREKENLER - 06 Mayıs 2025
  • HER İŞİNİZ GÜZEL OLSUN - 03 Mayıs 2025
  • YAHUDİLER, Z KUŞAĞINI VE DİJİTAL SAVAŞI KAYBETTİLER - 02 Mayıs 2025
  • TİCARET BAKANLIĞI'NA TEKLİFİMDİR - 01 Mayıs 2025
  • İSİMLERİN FAYDA VE ZARARLARI - 30 Nisan 2025
  • DEPREMDE SUÇLU ARAYANLAR! - 29 Nisan 2025
  • KENDİME YAZDIM - 26 Nisan 2025
  • "ALLAH'A (DİNİNE) FİRAR EDİNİZ" - 25 Nisan 2025
  • SENİN ÜSTÜNE - 24 Nisan 2025
  • MÜSLÜMAN İLİM ADAMLARINA İHTİYAÇ VAR - 23 Nisan 2025
  • ÇİZGİLERİN DİLİ - 22 Nisan 2025
  • HEM MÜMİNEM HEM KAFİREM - 18 Nisan 2025
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 55
ilan.gov.tr
Köşe Yazarları
DÜNYADAKİ BÜTÜN İSLAMİ CEMAATLERE
MAHMUT TOPTAŞ
DÜNYADAKİ BÜTÜN İSLAMİ CEMAATLERE
NEDEN BÖYLEYİZ?
GÜNDOĞDU YILDIRIM
NEDEN BÖYLEYİZ?
ULVİ EMRE
ULVİ EMRE
AKŞAM SOHBETİ
HASAN BARAN
HASAN BARAN
KÖKSÜZ KALMAK
İÇİMİZDEN GELMEDİ, İŞİMİZE GELMEDİ
MİSAFİR KALEM
İÇİMİZDEN GELMEDİ, İŞİMİZE GELMEDİ
MUSTAFA UYSAL
MUSTAFA UYSAL
GARANTİ...
YAZGIMIZ SİNEK KOVALAMAK MI?
YUNUS TURAN
YAZGIMIZ SİNEK KOVALAMAK MI?
ÇUKUR, SU UÇTU ŞELALESİ
OSMAN NURİ KOÇAK
ÇUKUR, SU UÇTU ŞELALESİ
PROF. DR. İBRAHİM CEYLAN'I KAYBETTİK
MUZAFFER CAN
PROF. DR. İBRAHİM CEYLAN'I KAYBETTİK
Yılın son kahvesi
ÇOBAN ATEŞİ
Yılın son kahvesi
Marka Kent ve Niğde İzlenimlerim
AHMET KÜÇÜKCİCİBIYIK
Marka Kent ve Niğde İzlenimlerim
PEKİ..! BU OLAYIN TEK SUÇLUSU CANİ MİDİR?
MUZAFFER KARAOĞLU
PEKİ..! BU OLAYIN TEK SUÇLUSU CANİ MİDİR?
Çok Okunan Haberler
Üniversiteli Gençler İçin Ermenek Gezisi Düzenlendi
Üniversiteli Gençler İçin Ermenek Gezisi Düzenlendi
Bayram,
Bayram, "Bu Topraklar Bizimdir, Bu Topraklar Gelecek Nesillerimizindir"
748. Türk Dil Bayramı ve Yunus Emre’yi Anma Etkinlikleri Dünkü Etkinliklerle Sona Erdi
748. Türk Dil Bayramı ve Yunus Emre’yi Anma Etkinlikleri Dünkü Etkinliklerle...
Ana Sayfa
EĞİTİM
EKONOMİ
GÜNCEL
İLÇELER
KÜLTÜR-SANAT
ÖZEL HABER
SAĞLIK
SİYASET
SPOR
VEFAT EDENLER
ASAYİŞ
YAŞAM
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Video Galeri
Biyografiler
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
Nöbetci Eczaneler
  • EKONOMİ
  • GÜNCEL
  • KÜLTÜR-SANAT
  • SAĞLIK
  • SPOR
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri
  • Nöbetci Eczaneler

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.

Yazılım: Tumeva Bilişim

Doğal Ürünler