Sevgili peygamberimiz, arkadaşlarına kum üzerinde çizimler yaparak bilgi veriyor:
عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللهِ ، قَالَ : كُنَّا عِنْدَ النَّبِيِّ صَلَّى الله عَليْهِ وسَلَّمَ , فَخَطَّ خَطًّا ، وَخَطَّ خَطَّيْنِ عَنْ يَمِينِهِ ، وَخَطَّ خَطَّيْنِ عَنْ يَسَارِهِ ، ثُمَّ وَضَعَ يَدَهُ فِي الْخَطِّ الأَوْسَطِ ، فَقَالَ : هَذَا سَبِيلُ اللهِ , ثُمَّ تَلاَ هَذِهِ الآيَةَ :{وَأَنَّ هَذَا صِرَاطِي مُسْتَقِيمًا فَاتَّبِعُوهُ وَلاَ تَتَّبِعُوا السُّبُلَ فَتَفَرَّقَ بِكُمْ عَنْ سَبِيلِهِ
Cabir bin Abdullah anlatıyor, “Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem’in yanında idik. Bir çizgi çizdi, o çizginin sağına iki çizgi çizdi, soluna iki çizgi çizdi. Sonra orta çizginin üzerine parmağını koydu ve şu ayeti okudu,
وَأَنَّ هَذَا صِرَاطِي مُسْتَقِيمًا فَاتَّبِعُوهُ وَلَا تَتَّبِعُوا السُّبُلَ فَتَفَرَّقَ بِكُمْ عَنْ سَبِيلِهِ ذَلِكُمْ وَصَّاكُمْ بِهِ لَعَلَّكُمْ تَتَّقُونَ
“Muhakkak bu benim dosdoğru yolumdur, ona uyunuz. Başka yollara uymayın; sizi Allah'ın yolundan ayırır. Sakınasınız diye Allah bunları size tavsiye etti.” En’am süresi ayet 6/153) (İbni Mace, Sünen, K. Ebvabü’s-Sünnet, bab 11)
İbni Hıbban’ın Sahihinde, İ’tisam bi’s-Sünnet bab 7 de,
هَذِهِ سُبُلٌ ، عَلَى كُلِّ سَبِيلٍ مِنْهَا شَيْطَانٌ يَدْعُو إِلَيْهِ
“Bu yolların hepsinin üzerinde yan yollara çağıran şeytan vardır” ilavesi vardır ki bunu da Kur’an-i Kerim şöyle haber verir,
قَالَ فَبِمَا أَغْوَيْتَنِي لَأَقْعُدَنَّ لَهُمْ صِرَاطَكَ الْمُسْتَقِيمَ
“(İblis) "Beni azdırmana karşılık, elbette ben de onları sapıtmak için senin doğru yolun üzerine oturacağım.
ثُمَّ لَآَتِيَنَّهُمْ مِنْ بَيْنِ أَيْدِيهِمْ وَمِنْ خَلْفِهِمْ وَعَنْ أَيْمَانِهِمْ وَعَنْ شَمَائِلِهِمْ وَلَا تَجِدُ أَكْثَرَهُمْ شَاكِرِينَ
Sonra onlara önlerinden, arkalarından, sağlarından ve sollarından muhakkak geleceğim ve sen onların çoğunluğunu şükredici bulmayacaksın" dedi.” (A’raf süresi ayet 7/16-17)
Namaza başladığınız andan itibaren aklınıza gelmeyenlerin geldiğini görürsünüz.
Şeytanın vesvesesi sizin ilgi alanınıza göre değişir.
Aklı dağınık olmayanlara kendi ilgi alanından yine onun arzu ettiği şeyleri aklına getirerek onu namazdan uzaklaştırmaya çalışır.
Kur’an ayetleriyle ilgilenene, namazda “şu tefsire de bakıver” diyerek namazdan uzaklaştırmak ister.
Hadisi şerifleri düşündürtmeye çalışır.
Fıkıhtan bir meseleyi çözmeye başlatır.
Bütün hedefi, Müslümanın Rabbine en yakın olduğu secdede bile uzaklaştırmaktır.
Kişinin imanını dağıtmak istediğinde diğer inanç sahibi insanların putlarını parlatır ve her ihtimali değerlendirmesini ister ve yoldan çıkarır.
Bizim onlara nasıl cevap vermemiz gerektiğini Rabbimiz haber vermiş:
قُلْ أَنَدْعُو مِنْ دُونِ اللَّهِ مَا لَا يَنْفَعُنَا وَلَا يَضُرُّنَا وَنُرَدُّ عَلَى أَعْقَابِنَا بَعْدَ إِذْ هَدَانَا اللَّهُ كَالَّذِي اسْتَهْوَتْهُ الشَّيَاطِينُ فِي الْأَرْضِ حَيْرَانَ لَهُ أَصْحَابٌ يَدْعُونَهُ إِلَى الْهُدَى ائْتِنَا قُلْ إِنَّ هُدَى اللَّهِ هُوَ الْهُدَى وَأُمِرْنَا لِنُسْلِمَ لِرَبِّ الْعَالَمِينَ
“De ki: "Biz, Allah'tan başka bize fayda ve zarar veremeyenlere mi yalvaralım? Arkadaşlarının "Bize gel" diyerek hidayete çağırdığı halde şeytanların sapıtması ile yeryüzünde şaşkın şaşkın dolaşan kişi gibi, Allah bize hidayet verdikten sonra topuklarımız üzerine gerimi dönelim?" De ki: "Yol, Allah'ın yoludur. Biz alemlerin Rabbine teslim olmakla emr olunduk." (En’am süresi ayet 6/71)
Hani atalarımızın “Kırk tarakta kırk bez” dedikleri adamlar vardır.
Her işe başlarlar ama hiç birini başa çıkaramazlar.
Yine atalarımız, “Kırk çeşmeden bir bardak su” toplayamadıklarını ifade ederler.
Yine atalarımız “Yoldan giden yorulmaz” demişler.
İcatçı ilim adamlarının hayatını incelediğimizde, bir ömür boyu o konuda kafa yormuş insanlar olduğunu görüyoruz.
Bize bu dünyaya gelme yolunu açan Allah celle ceallüh, bu dünya tarlasından, ameli salih hasadıyla, rızasını kazanıp cennete gitmenin yolunu da göstermiş.
Bir gün önce annenin göğüslerinde süt yokken, çocuk dünyaya geldiği gün sütünü de veren Rabbimiz, bize İslam’a göre kazanmak ve ona göre dağıtmanın da yollarını göstermiş.
Ne kapitalist ekonomiye ne de komünist ekonomiye ihtiyacımız yok bizim.
Her ikisinde de insan öldüren silah, insanı insanlıktan çıkaran fuhuş ve soygunculara karşı koymayı engelleyen uyuşturucu ticareti en kazançlı yol deyip yol değiştirmek yok.
Farz, vacip, Sünnet ibadetlerimize bin bir çeşit bidat katmamaya dikkat edelim.
Helalından kazancımızda, şeytani vesveselere kapılarak helala haram karıştırmamaya da dikkat edelim.
Hem derviş hem berduş, hem mescid hem meyhane, hem helal hem haram, hem Müslümanlık hem kafirlik…olmaz.
Kırk tarakta kırk bez dokunmaz.