Karaman Adliyesinde görev yapmakta
iken değişik illere atamaları yapılan Cumhuriyet Başsavcısı Ali İrfan Yılmaz,
Cumhuriyet Savcısı Mevlüt Uçar,
Cumhuriyet Savcısı Ali Rıza Parladıcı,
Cumhuriyet Savcısı Mücahit Yıldırım,
Karaman Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ahmet Onur SOmuncu, Karaman Hâkimi Serpil Polat,
Karaman Hâkim Faruk Mertol,
Karaman Hâkimi Esma Başçı
yıldırım, Karaman Hâkimi Esra Yeşilyurt,
Kâraman Hakimi Nur Bilge Cevahir,
Karaman Hakimi Ali Kargülleve Karaman Hâkimi Zübeyde Şenozan Yaşar için Polisevinde Veda Yemeği
düzenlendi.
Düzenlenen
veda yemeğine Vali Fahri Meralve eşi hanımefendi Zehra Meral,
KMÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Akgül,
Baro Başkanı Av. Oktay Yılmaz,
İl Emniyet Müdürü Fikret Bayraktar,
İl Jandarma Komutanı Albay İsmail Şahin,
Hakim ve Savcılar, Avukatlar, Kamu Kurum Müdürleri ve adliye personeli katıldı.
Tayinleri
çıkan hakim ve Cumhuriyet Savcılarına Karaman Adliyesinde yaptıkları
hizmetlerinin anısına plaket ve hediye takdiminden sonra; Cumhuriyet Başsavcı
Vekili Osman Tezcan,
tayinleri çıkan Cumhuriyet Başsavcısı, Hakim ve Cumhuriyet Savcılarına yeni
görev yerlerinde başarılar dileyerek, davetlilere katılımları için teşekkür
etti.
Vali
Fahri Meral,
Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesine atanması nedeniyle Cumhuriyet Başsavcısı
Ali İrfan Yılmaz, Hakim ve
Cumhuriyet Savcılarına Karaman’da yaptıkları süre zarfında kamu kurum ve
kuruluşlarıyla işbirliği içinde yapmış oldukları başarılı çalışmalar nedeniyle
teşekkür ederek, yeni görev yerlerinde huzurlu ve başarılı çalışmalar diledi.
Karaman
Cumhuriyet Başsavcısı Ali İrfan Yılmazyaptığı konuşmada ;
Sayın
Valim, çok değerli misafirler, hanımefendiler, beyefendiler saygıdeğer basın
mensupları; öncelikle sizlere teşriflerinizden dolayı hoş geldiniz diyor
saygılarımı sunuyorum.
Şöyle
bir baktığımız zaman hayatta bir gerçekliktir veda, eşe veda çocuğa veda anne
babaya veda dosta veda. Ama unutmayın ki Dostun az olduğu yerde dosta etmek
zordur veda.
Mekanlar
han bizler kervanız, bu mekanlarda daha nice kervanlar konaklayacak bizim gibi
kervanlarda Allah ömür verdiği sürece daha nice hanlarda konaklayacaktır.
Yahya kemal’in
Artık demir almak günü gelmişse
zamandan,
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
Dizelerinde olduğu gibi bir gemi,
bizim deyişimizle bir kervan daha bu handan bu limandan ayrılmaktadır.
Üstat Necip Fazıl’ın
Söylenmedik
sözlerin hasreti dudağımda
Ölecekmiyim
tamda söyleyecek çağımda
dediği gibi, bir gece ansızın Osmaniyeden başlayan
yolculuğum bu seferde Diyarbakır illerine doğru yol almaya başlamıştır. Acıyı
üzüntüyü sıkıntıyı yaşadığım, ama benim için daha önemli olan neşeyi sevinci
paylaştığım, bulunmaktan mutlu olduğum bir şehri terk ediyorum. Geldiğim için küsmedim, kırılmadım
güzelliklerini görmeye çalıştığım bir şehirdi Karaman. Çünkü Mutlu olmayı yarına bırakmak, karşıya geçmek için nehrin
durmasını beklemeye benzer... Nehirse asla durmaz derler ya ben de mutlu olmayı başka zamana
bırakmamaya çalıştım,burada mutluluğu seçtim
Memleketim bildim, ari görmedim .
insanlarını anam, babam kardeşim, amcam, dayım halam teyzem bildim. Bulunduğum
makamında bana bu insanlara hizmet için verildiğine inandım. Yaratılmışı
severim yaratandan ötürü düsturunu benimsemiş, halka hizmetin hakka hizmet
olduğuna inanan birisi olarak devletin hangi makam ve mevkisinde bulunursak
bulunalım yegane görevimizin insanlara hizmet olduğu gerçeğini unutmamaya
çalıştım. Çalıştığımız sürenin kısa olması belki bazı şeyleri yapmamıza
yaşamamıza engel oldu ama var olan süreyi en iyi şekilde kullanmaya çalıştık.
Bilin
ki zalim ve acımasız hayatın sadece hasret çeken insanlarıyız…
Hayat
merdivenlerini çıkarken, insanlara iyi davranalım. Çünkü inerken yolda
yine aynı insanlara rastlayacağız.
Acıların umutlarınızı yok ettiği anda, umutları yeşertecek bir
sevgiye ,dostluğa ihtiyaç duyarsanız biliniz ki ben ordayım
Hüzünler paylaşıldıkça küçülür, sevinçler da paylaşıldıkça
büyürmüş,
hüzünlerinizi
paylaşacağım küçülsün diye, sevinçlerinizi paylaşacağım büyüsün diye
Dost
vurulunca değil unutulunca kahrından ölürmüş.Biz dostlarımızı kır çiçekleri
gibi avucumuzda değil kurşun yarası gibi yüreğimizde saklarız. Gülün dikeni var
diye üzülmez dikenin ne hoş gülü var diye seviniriz
Veda ağızların sustuğu gönüllerin
konuştuğu giden ve kalanın burukluk yaşadığı bir andır. Ama yaşadığımız
dünyanın da yaptığımız görevlerinde vazgeçilmez bir gerçeğidir.
Gerçeğin
hayalden en bariz farkı uzağa atarsın yakına düşer
Öyle
günler öyle simalar var ki unutmak istersin aklına düşer.
Misali uzağa attıkça yakınıma
düşecek unutmak istedikçe aklıma düşecek siz değerli dostlarıma
Dostluk
ağlamaksa, yüreğindeki acıyı paylaşmaksa, üzüldüğünde sıcak bir kucaksa ve
dostluk için ateşe atılmaksa, dünya durana, can bedenden çıkana dek benim
dostum arkadaşlarımsınız diyorum
Değerli
misafirler;
Dün
Rüya, Yarin Hayaldir, Rüyayı Mutlu, Hayatı Umutlu Yapan Bu gündür. Ağlamayı
Bilin, Gülmeyi Unutmayın, Sevmeyi Bilin, Sevilmeden Yapmayın, Bizi Hatırlayın
Demiyoruz Ama Unutmayın
Devler
gibi eserler bırakmak için, karıncalar gibi çalışmak lazım.
! Bu bağlamda bu şehirde, çalışmaktan onur ve gurur duyduğum bu adliyede doğru
olduğuna inandığım bir çok icraata imza attım bunun için mesai arkadaşlarımla
birlikte çok çalıştım. Yargıya güven unsurunun tesisi için çabaladım gayret
ettim. Tecrübelerimi paylaştım.
Hata yapmayan insan, hiçbir şey
yapmayan insandır. Ve hayatta en büyük hata, kendini hatasız sanmaktır ilkesini
benimsedim. bütün bu yaptıklarım ve yapmaya çalıştıklarım içerisinde bir çok
hata da yapmışımdır. Ben özellikle kişisel olarak kalbini kırdığım üzdüğüm tüm
arkadaşlarımdan özür diliyorum haklarını helal etsinler eğer benim zerrei
miktar bir hakkım var ise anamdan emdiğim süt gibi helal olsun
Değerli
hakim savcı meslektaşlarım burada her biriniz ayrı övgüyü hak
ediyorsunuz güç koşullara rağmen
Adaletin terazisine dokundurtmadınız. En önemlisi benim ki bir adamın kahrını
çektiniz , burada öncelikle benim gibi
tayini çıkan hakim ve savcı meslektaşlarıma yeni görev yerlerinin hayırlı
olmasını temenni ediyor başarılar diliyorum. sizlerinde bahtı ve yolu açık
olsun diyorum.
Yaşadığımız 15 temmuz süreci ve ülkeyi
karanlığa doğru götürmeye çalışan şer odaklarına
karşı hukukun temel ilkelerinden ayrılmadan mücadele eden yargı camiasının bir
mensubu olmaktan gurur duyuyorum.
Bu Şer odakları
kendilerince her şeyi hesap etmişlerdi,
Ama, gökten inen kararı
unutmuşlardı, geceyi onaran mimarı
unutmuşlardı. Bu ülkenin birlik ve bütünlüğü için al bayrağın semalarda
dalgalanması, minarelerden ezan
seslerinin susmaması için gözünü
kırpmadan şahadete yürüyecek vatan evlatlarını unutmuşlardı. Burada şunu
gururla söyleyebileceğimi zannediyorum ; bu sıkıntılı süreçte özellikle FETÖ
ile ve suç örgütleri ile mücadelede Zalime merhamet mazluma zulümdür dedik, ama
bir yandan da bizler mağdur ve mazlumlar yaratmamalıyız dedik, halka hizmet
hakka hizmettir düsturu ile hareket ettik
Tıpkı
üstad Mehmet Akifin
Zulmü alkışlayamam,
Zalimi asla sevemem
Gelenin keyfi için
Geçmişe kalkıp sövemem.
Dizelerinde olduğu gibi zulmün karşısında mazlumun yanında
olduk.
Çalıştığımız
süreler içerisinde elbette şer ve fitne odakları her türlü dedikoduyu
ürettiler ama yargı kararları ile konuşur diyerek sustuk. Susmamızı yanlış
anlayanlar bilsinler ki her sözlerine verecek bir cevabımız mutlaka vardır. Ama
hem lafa hem söyleyene baktık. Laf laf mı diye adam adam mı diye. Bu minvalde Konuşanlara kibarca saygınlığınız
kadar konuşun desek çoğunun ömür boyu susacağını gayet iyi biliyoruz.
Bu
süreçte yargıyı her türlü siyasetin dışında bırakmaya özen gösterdik. Hakkı ve
adaleti üstün tuttuk.
Bu dönemde kim var diye sorulduğunda etrafına bakmadan
ben varım diye ortaya çıkan ülkesi ve milleti içen hak ve adalet dağıtan adil
ve etkin bir yargı için gecesini gündüzüne katan
Asımın nesli diyordum ya nesilmiş gerçek
işte çiğnetmedi namusunu çiğnetmeyecek
dizelerindeki
Asım’ın nesli olarak gördüğüm değerli
meslektaşlarıma şükranlarımı sunuyorum.
Değerli misafirler
Bu
ülke bizim bu vatan bizim bu bayrak bizim minarelerden yankılanan ezan ve
selalar bizim. Bunu korumak ve kollamak uğrunda canlarını feda eden şehidler
bizim.
Biz
millet olarak şunu çok iyi biliyoruz ki;
Sahipsiz
vatanın batması haktır,
Sen
sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır.
Atiyi karanlık görerek azmi bırakmak,
Alçak bir ölüm varsa, eminim, budur ancak.
Dizelerinde olduğu gibi biz
geleceğe umutla bakmaya devam ediyoruz.
Allah’
şükürler olsun ki
Dün
söz verip bu gün o sözünden cayanlardan
Döneklik
yaptığı için utanmayanlardan
Cepheden
kaçtığı için arlanmayanlardan
Düştüğü
durumdan darlanmayanlardan
Aklını
başına alıp hala yalvarmayanlardan olmadık
Bize
inanan hiç kimseyi yolda bırakmadık.
Bu arada birlikte çalıştığım Karaman bürokrasisinin
Başta sayın Valimiz olmak üzere çok değerli temsilcisi ve çalışanlarına,
Yürüttüğümüz hizmet gereği daima birlikte olduğumuz İl emniyet müdürlüğü ve İl
jandarma komutanlığının özverili tüm amir ve personeline şahsıma ve Adliyemize
katkılarından dolayı da ayrıca teşekkür ediyorum
Çok değerli
Karaman barosu,Adliye baro uyumunun en güzel
örneğini veren değerli meslektaşlarım.sizlerden sevgi gördüm saygı gördüm
hıyaneti hiç tatmadım. sivil toplum kuruluşlarının en büyük hatası olan her
hangi bir siyasi partinin arka bahçesi olmaktan uzak hukukun üstünlüğü için
çaba gösteren bağımsız ve tarafsız yargıyı hedef edinen çabalarınızı takdirle
karşıladım.her zaman yanınızda olduk her zaman yanımızda oldunuz. Baro başkanımızın şahsında tüm avukat
meslektaşlarımı sevgiyle saygıyla anıyorum,şahsıma ve adliyemize katkı ve
desteklerinden ötürü şükranlarımı sunuyorum.
Adliyeciliğin bütün kahrını çeken gece demeden gündüz demeden çalışan
Karaman adliyesinin olmazsa olmazı, cefekar mensupları….
sizleri de unutmadım unutmayacağım.
Hepiniz ayrı bir değersiniz sizlerin de her şey gönlünüzce olsun diyorum.
Değerli dostlarım gece gizemiyle,
gül dikeniyle, dost derdiyle güzeldir.
Diyor sözlerimi büyük şairin şu
dizeleri ile bitirmek istiyorum
Hatıra küpü, devril, sen de ey
hayal, gömül!
Sonu gelmez visalin gayrından vazgeç, gönül!
O visal, can sendeyken canını etmek feda;
Elveda toprak, güneş, anne ve yâr elveda!
Elveda Karaman, elveda
dostlarım,elveda hatıralarım elveda elveda
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.” dedi.
Cumhuriyet
Başsavcısı Ali İrfan Yılmaz03 Eylül 2018 yılından buya İlimizde görev yapıyordu.
Karaman
Adliyesinde görev yapmakta iken atamaları yapılan Cumhuriyet Başsavcısı ve
Hakim ve Cumhuriyet Savcılarının yeni görev yerleri ise şöyle;
Ali İrfan YILMAZ Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi
C.Başsavcılığı
Mevlüt UÇAR Elazığ C.Savcılığı
Ali Rıza PARLADICI Van C.Savcılığı
Mücahit YILDIRIM Kahramanmaraş C.Savcılığı
Ahmet Onur SOMUNCU Konya Hâkimliği
Serpil POLAT Kayseri Hâkimliği
Faruk MERTOL Kocaeli Hâkimliği
Esma BAŞCI YILDIRIM Kahramanmaraş Hâkimliği
Esra YEŞİLYURT Kırşehir Hâkimliği
Nur Bilge CEVAHİR Ankara Hâkimliği
Ali KARAGÜLLE Trabzon Hâkimliği
Zübeyde ŞENOZAN YAŞAR Şanlıurfa Hâkimliği