Konu
ile ilgili yapılan açıklamada şöyle denildi;
“Bugün
“25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Uluslararası Dayanışma Günü”!
Biz
AK KADINLAR olarak her yıl olduğu gibi bu yıl da canlarımızı yakan bir sorun
olan “şiddetle” mücadelemizde çağrımızı tekrarlamak, sadece kadınlara değil,
tüm dünyaya haykırmak üzere, 81 ilimizde eşzamanlı olarak toplanmış
bulunmaktayız.
AK
Parti’nin kadın kolları teşkilatları olarak, bir kez daha doğru olanı, bir kez
daha adaletli olanı, bir kez daha vicdanlı olanı haykırıyoruz. Bugün yılın
sadece bir gününe hapsedilmiş, kalan 364 günde unutulan bir gün değildir!
Maalesef bugün ve kalan her gün kadına yönelik fiziksel ve psikolojik şiddet
devam ediyor. Tüm çabalara, çığlıklara, kanunlara rağmen...
Bahaneleriyle
kaim bazı cahillerin elleri, dilleri kadınların, çocukların bedenlerine,
ruhlarına adeta bir balyoz gibi iniyor. Şiddet bizim turuncu çizgimizdir
demiştik. O çizgiyi aşanlarla çetin mücadelemiz dün olduğu gibi bugün de yarın
da sürecektir.
Kadın
Allah’ın yarattığı kıymetli varlık, biri diğerini tamamlayan insan teki. Nice
peygamberlerin, şehitlerin annesi; nicelerinin şefkatli eşi, yol arkadaşı,
evladı... Dünya tarihini yazan ve yaşayan iki şahitten biri...
Ama
bugün biz yine, kadına yönelik şiddeti konuşuyoruz ve dikkatleri
çekiyoruz.
Nice
insani ve ilmi ilerlemeyi yaşadığımız 2000’li yıllarda bu ilkelliği ve
zorbalığı durdurmak için tüm dünyanın mücadele ettiğini görüyoruz.
Kadına
yönelik şiddet sadece bir kişiye yönelmiş bir tehdit olmaktan çok uzaktır. Bu
eylem tüm toplumun huzuruna kast ediyor, aileyi parçalıyor, geriye hayatını
kaybetmiş ya da travmalarla dolu kadınlar, mutsuz çocuklar ve karanlık bir
gelecek bırakıyor. Şiddet uygulayan ise, insanlıktan çıkıyor.
AK
Parti, kadın erkek milyonlarca üyesiyle 18 yıllık iktidarı boyunca kadının
hayatın vazgeçilmez bir parçası olduğuna inancını defaatle kanıtlamış, kadını
toplumdan, siyasetten, hayattan ayrıştıran her türlü zihniyetle vazgeçmeden,
sonuna kadar mücadele etmiş, büyük başarılara imza atmıştır.
“Kadınlara
Karşı Ayrımcılık Irkçılıktan Beterdir” diyen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep
Tayyip Erdoğan ve değerli hanımefendi, her platformda samimiyet ve
duyarlılıkları ile yıllardır kapsamlı mücadeleler sürdürmüştür. Bu sayede
kadına ve aslında insana yakışır hak ve adaletin tesisinde büyük kazanımlar
elde edilmiştir.
Hükümetimiz
ve bakanlıklarımız şiddeti durdurmaya yönelik yoğun çaba göstermiştir. Halen
devam eden bu mücadelede hem şiddet uygulayanlara karşı yaptırımları artırmış,
hem de şiddete maruz kalan kadınlara maddi ve manevi destek vererek hayatlarına
umut olmuştur.
Biz
hiçbir zaman bahanelerin arkasına saklanmadık, imkânsızlıkların partisi
olmadık. Bugün bir kez daha tüm popülist yaklaşımları elimizin tersiyle iterek
şiddetle mücadelede yolumuza kararlılıkla devam ettiğimizi gür sesimizle
haykırıyoruz!
Bize
göre kadına şiddet; fikri ve vicdani yoksunluğu zorbalıkla kapatmaktır. Kadına
şiddet en büyük acizlik ve cahilliktir. Şiddet uygulayanları en ağır şekilde
cezalandırmak çok önemli olsa da, esas önemli olan şiddeti uygulanmadan önce
engelleyebilmektir. Bunun toplumun her ferdini bilinçlendirmekten geçtiğini
biliyor ve çalışmalarımızı bu yönde yoğunlaştırıyoruz.
Bugün
dünyada şiddet sadece evde ya da mahallede bir erkeğin kadına yönelttiği
şiddetle de sınırlı kalmıyor. Etrafınıza bir bakın! Dünyaya bir bakın!
Basiretsiz
devletlerin küçük hesaplar uğruna çıkardığı savaşlarda mağdur edilen kadınlar
ve çocuklar… Dünyanın dört bir tarafında göçe zorlanan topluluklardaki kadın ve
çocuklar… Canını kurtarmak için çıktığı Avrupa yolunda devletlerin askeri
güçlerince batırılan gemilerdeki kadın ve çocuklar… Hepsi bu şiddetin en
haziniyle, en acısıyla karşı karşıya kalıyor. Hepsinin bu acılarını bitirmek
için çabalıyoruz.
Ve
ülkemizde terör örgütü PKK’nın ve onun siyasi uzantılarının ağlattığı,
evladının elinden alınıp hayattan koparıldığı ve dünyanın en büyük işkencesini
yaşattığı Diyarbakırlı, Şırnaklı gözü yaşlı anneler... Onlar onurlu
direnişleriyle alçaklarla mücadelede bizlere örnek olan eli öpülesi analarımız…
Onlar şiddetin kimlerden ve nasıl geldiğinin en yakın şahitleri olarak aramızda
duruyorlar. Onların da acılarının dinmesi için çalışıyoruz çabalıyoruz.
Bugüne
kadar şiddetle çok yönlü bir mücadele verilmiştir, verilmeye devam
edilmektedir. Ancak gidilmesi gereken yol uzundur. Bu uzun yolda tüm
tarafların, sivil toplum kuruluşlarının ve toplumun el birliği yapması
şarttır.
Her
türlü canlıya yönelik şiddetin yeryüzünden silindiği bir dünya duasıyla;
5
milyonu aşan kadın üyemizle AK Kadınlar olarak bizler ilk günkü hassasiyetimiz
ve titizliğimizle, bu konuda tavizsiz duruşumuzu göstermeye devam edeceğimizi
bir kez daha hatırlatıyoruz.
Kadına
Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’nde, her türlü
şiddete karşı TURUNCU ÇİZGİMİZİ çekiyoruz.
Aynı
duyarlılığa sahip toplumumuzun tüm bireylerini de şiddete karşı turuncu çizgilerini
çekmeye davet ediyoruz.”
Haber: İsmail DİKBAŞ