Ulaştırma
ve Altyapı Bakanı’nın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu yazılı
soru önergesinde, 03.07.2021 tarihinde meydana gelen yağış sonucu Ankara –
Konya Yüksek Hızlı Tren (YHT) hattının bir kesiminde hasar oluştuğunu ve TCDD
personelinin dikkati ile muhtemel bir felaketin önlendiğini belirten Ünver,
bakanlığa Çorlu’da meydana gelen tren faciasını hatırlattı.
Ünver,
Çorlu’da yağış nedeniyle rayların altındaki toprak menfezin kayması sonucu 5
vagonun devrildiğini ve kazaya ilişkin bilirkişi raporunda menfezlerin
kapasitesinin yetersiz olduğunun tespit edildiğini belirtti.
Çorlu’da
yaşanan tren faciasının ardından, Cumhuriyet Halk Partisi’nin TBMM’de araştırma
önergesi verdiğini ve Çorlu tren faciasının sorumlularının tespit edilmesi ile
alınacak tedbirlerin belirlenmesini talep ettiklerini ifade eden Ünver, bu
önergenin de kabul edilmediğini, yaşanabilecek bu ve benzeri sorunlara kalıcı
çözümler üretilmesi ve gerekli önlemlerin alınmasının iktidar eliyle
ötelendiğini aktardı.
Ankara
– Konya YHT hattında yağmurdan dolayı oluşan hasarın, Çorlu tren faciasına
sebep olan nedenlerle benzer olduğunu belirten Ünver; “Burada menfezler taşmış,
raylar sel suları altında kalmıştır. Yağıştan kaynaklanan hasarın erken fark
edildiği ve gerekli önlemlerin alındığı bu olayda, yaşanması muhtemel bir
felaket, TCDD personelinin dikkati sayesinde önlenmiştir.” dedi.
Ünver,
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun yanıtlaması için şu
soruları sordu:
1-
Hasarın gerçekleştiği tren hattı üzerinde bakım ve denetim çalışmaları hangi
kurum veya firmalar aracılığıyla yapılmaktadır?
2-
Bahse konu Ankara – Konya Yüksek Hızlı Tren (YHT) hattını hangi firma
yapmıştır? Hasardan kaynaklı olarak sorumlular hakkında herhangi bir işlem
yapılacak mıdır?
3-Hasar
sonrası çalışmalar neticesinde yetkililerce yapılan açıklamalarda, yaşanan bu
hasarı yalnızca doğal afet kaynaklı olarak tanımlamak doğru mudur? Bu hattı
yapan firmaların hiç mi kusuru yoktur?
4-
Bahsi geçen demiryolu hattındaki gerekli kontroller en son ne zaman
yapılmıştır? Bakanlığınız gerekli kontrol ve denetimi ne sıklıkla yapmaktadır?
5-
Ankara – Konya Yüksek Hızlı Tren (YHT) hattında sel ve benzeri doğal afetler
sonucunda oluşması muhtemel aksaklıkların tespiti noktasında yapılan ve
yapılması planlanan çalışmalar nelerdir?
6-
Bahse konu hasara neden olarak yetkililerce ifade edilen ‘mevsim normallerinin
üzerindeki kuvvetli yağış’ ifadesi bilimsel gerçeklerle ne derece
örtüşmektedir? Bu ve benzeri doğal olayların facialara sebebiyet
verebileceği neden öngörülememiştir? Menfez ve ray arasındaki toprağın
boşalmasını engelleyecek bir mühendislik tekniği yok mudur?
7-
Bu ve benzeri hasarların facialara yol açabileceği son derece açıkken ve
Çorlu’da yaşadığımız facianın acısı henüz çok tazeyken; bu gibi olayların bir
daha yaşanmaması adına ne gibi önlemler alınacaktır?
8-
Türkiye’de benzer olaylar ve bu olaylar sebebiyle meydana gelen sözde kazaların
sebebiyet verdiği facialar sonrasında “doğal koşullara, mevsim şartlarına,
mevsim şartlarının üzerinde yaşanan gelişmelere” bağlanan kötü sonuçlar
karşısında, yetkililerce sanki bilim ve fennin bu gibi durumlar karşısında
çaresiz olduğu/kaldığı yönünde bir algı oluşturulmaktadır. Eğer öyleyse,
Türkiye’de vatandaşlarımız demiryollarında Allah’a emanet mi seyahat
etmektedirler? Ne zaman bu anlayıştan vazgeçerek yaşanan olayları bilim ve fen
ölçeğinde değerlendirecek, sorumlular hakkında yasal gereğini yapacaksınız?
HABER: İsmail DİKBAŞ