Milletvekili adaylarında davranış güzelliklerinin asli vasıf olduğunu söylemiştim. Kişinin yürüyüşünü, oturup kalkmasını küçümsemeyelim.
“Yeryüzünde böbürlenerek (kurumlanarak) dolaşma; çünkü (böyle yapmakla) sen ne yeri yaratabilir ne de boyca dağlara ulaşabilirsin.” (İsra/37)
Son yıllarda takım elbise yeniden gözde oldu. Takım elbiselilerde gözlediğim bir hareketi paylaşmak istiyorum.
Ayağa kalkarken veya bulunduğu ortamdan ayrılırken; önce omuzlar sağa sola oynatılıyor. (Ceketin omuzlara oturması için yapılıyor olsa gerek.) Sonra ayaklar yarım metreye yakın ayrık hale getiriliyor. ( Sonraki hareketin hazırlığı). Popo sağa sola sallanarak, (boşlukları doldurma çabası) öne doğru adım atılıyor. En çirkin görüntü bu sırada ortaya çıkıyor. Sünnet çocuğunun canının yanacağı korkusuyla pijamasına dikkat kesilmesine benzer bir refleks gösteriliyor. Kasıkların arasında ucu sivri kazık varmış gibi bir çevirme hamlesiyle gösteri tamamlanıyor. Son hamle ise kartalların uçmak için adım atışlarındaki gibi omuz başları birer karış öne çıkarılarak başlayan yürüyüşle geliyor.
Biraz karışık oldu. Boz ayının dört ayak üzerinden iki ayak üzerinde durmak isterken gösterdiği zahmetin bir taklidi dersem, belgesel izleyicileri daha iyi anlar.
Otururken bacaklarının arasını olabildiği kadar açan edep yoksunlarını uyaramasanız da yüzünüzü çevirip ortamdan
uzaklaşabilirsiniz.
Elinizi sıkarken göz teması kurmayan üstelik bir başkasına laf yetiştiren, espri yapıyorum zannıyla saygısızca konuşan, kibir belirtisi gösteren adaylardan, onların beraberinde bulunanlardan da sakınmak elimizde.
Bencillik, kabalık, anlayışsızlık, menfaatçilik, yalancılık, samimiyetsizlik, riya hissettiren adaylara karşı da tetikte olalım.
Ders çalışmayan tembel öğrencinin yüksek not şansı yoktur. Öyleyse biz seçmenler dersimize iyi çalışalım. Dersimizi yapmayıp seçtiğimiz vekilden şikayete kalkacak olursak nezaketsizlik yapmış oluruz.
Oyumuzu hizmet beklentisiyle kullanırsak aldanırız. Seçim dönemi vaat dönemidir. Biz vekilimizi özenle seçersek, özenli hizmetler mutlaka gelecektir. Adayların liyakatini tespit etme imkanımız yok ama nezaketleri hakkında yargıya varabiliriz.
Seçmenin iyisi, vekilin iyisini seçer. Vekilin nezaketlisi ise seçmenin nezaketlisini bulur.
Ne istediğimizi, hangi inanç ve karakterde birini vekil tayin edeceğimizi bilirsek, biz de ülke de huzurlu olur.
Seçmenlere, adaylara ve seçim görevlilerine edepli seçim süreci temenni edelim.
“Sadece bir şey, bir şey olarak kalıyorum o da palyaço. Bu beni her hangi bir politikacıdan daha yüksek bir düzleme yerleştirir.”
(Charlie Chaplin)