KARAMAN
MİLLETVEKİLİ DR. RECEP ŞEKER
AK
Parti Karaman Milletvekili Dr. Recep ŞEKER, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik
Günü nedeniyle bir açıklama yaptı. ŞEKER, açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
“15
Temmuz 2016 tarihinde ülkemiz hain bir darbe girişimine maruz kaldı. Hain Fetö
terör örgütüne mensup ihanet çeteleri, aziz vatanımızın ve milletimizin
korunması ve savunulması için kendilerine emanet edilen savaş uçaklarını,
helikopterleri, tankları ve silahları ülkemize ve milletimize çevirerek
geleceğimize ve demokrasimize karşı silahlı darbe teşebbüsünde bulunulmuşlar,
halkımızın ve kurumlarımızın üzerine bomba yağdırmışlar, tankları
insanlarımızın üzerine sürerek vatandaşlarımıza kurşun sıkmışlardır.
Bu
hain darbe girişimine karşı milletimiz, bağımsızlığı ve milli iradesinden taviz
vermemiş, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı üzerine
kadını, erkeği, genci ve yaşlısı ile sokaklara dökülmüş, tankların üstüne
çıkmış, paletlerin altına yatmıştır. Kendisine mermi yağdıran helikopterlere ve
savaş uçaklarına aldırmadan üzerine sürülen tanklara tekbirlerle koşan vatan
evlatları, vatanımız ve mukaddesatımız uğrunda her zaman gözümüzü kırpmadan
canımızı verebileceğimizi ve bu aziz milletimizin asla ama asla hiçbir zaman
teslim alınamayacağını tüm dünyaya haykırmıştır.
Aziz
milletimizin 15 Temmuz'da göstermiş olduğu cesareti, dirayeti ve mücadelesi ile
bu topraklarda Çanakkale ruhunun halen çok diri olduğunu göstermiş ve büyük bir
kahramanlık destanı yazmıştır. 15 Temmuz direnişi ile ezanına, bayrağına ve
bağımsızlığına sahip çıkan milletimiz; bu uğurda 251 şehit vermiş, 2.626
vatandaşımız da gazi olmuştur.
Milli
iradenin vesayete, cesaretin ihanete, milletin hainlere galiba çaldığı,
insanlık tarihine altın harflerle yazılan büyük kahramanlık destanı 15 Temmuz’u
ve 15 Temmuz kahramanlarını asla ama asla unutmayacağız ve unutturmayacağız.
15
Temmuz, milli iradenin darbe ve şiddet karşısındaki kati zaferidir. Milletimiz
silahsız elleri, çıplak yumrukları, iman dolu göğsü, inanç ve cesareti ile
zulme, zorbalığa, haksızlığa, işgal ve şiddete karşı verdiği mücadeleyle tüm
dünyayı kendisine hayran bırakmış kendi iradeleriyle siyasetine, tercihlerine,
özgürlüğüne, geleceğine sımsıkı sahip çıkmıştır. 15 Temmuz gecesinde ve
sonrasında devam eden demokrasi nöbetleri ile sokakları, caddeleri, meydanları
darbecilerin silahlı zorbaları değil asil milletimizin iradesi zapt etmiştir.
15
Temmuz, tüm dünyada ki mazlumlar, garipler kendi vatanlarında işgale ve
sömürgeye maruz kalan milletler için kurtuluşun müjdecisi olmuştur. 15 Temmuzda
milletimiz insanlığın vicdanının kendini büyük sananlardan daha büyük olduğunu
tekbirlerle, ezanlarla, salalarla tüm dünyaya ilan etmiştir. Susturulmak
istenen ezanlarımız susturulamamış, ezanlar ve salalar minarelerimizden daha
gür seda ile yükselmiş yine Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı
üzerine milletimiz, vatanımızın birliği, beraberliği ve selameti için başlayan
Demokrasi ve Milli İrade nöbetlerine aralıksız olarak bütün fertleri ile
katılmışlardır.
Karamanlı
vatandaşlarımız da 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı Aktakke Meydanı’nda
tek vücut halinde karşı durmuş, Milli İrade nöbetlerine yediden yetmişe büyük
bir coşku ile katılarak meydanlarımızı demokrasi meydanlarına
dönüştürmüşlerdir.
Şanlı
Türk milleti olarak coğrafyamızın, bölgemizin, dünyanın geleceğine talibiz.
Mazlumların yanında zulmün ve zalimin her zaman karşısındayız. Bizi ne terör
örgütlerinin alçakça saldırıları, ne onları kullanan güçlerin sinsi oyunları
durdurabilir ve yolumuzdan alıkoyabilir. Bir ölecek ama bin dirileceğiz. Ölümü
ölümle korkutarak yolumuza devam edeceğiz inşallah. Kalbimizden inancı,
yüreğimizden cesareti, bileğimizden gücü, sırtımızdan teri hiç eksik etmeden
durmaksızın ülkemizin 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine koşacağız.
15
Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeni ile ülkesine, devletine ve
demokrasisine canı pahasına sahip çıkan aziz milletimize en içten dileklerimle
şükranlarımı ve saygılarımı sunar, şehit olan güvenlik güçlerimizi, polisimizi,
askerlerimizi ve sivil vatandaşlarımızı rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.
Ruhları şad olsun. Allah hepsinden razı olsun. Gazi kardeşlerime de en kalbi
şükranlarımı sunuyorum. Allah (C.C) hepsinden razı olsun.” dedi.
KARAMAN
MİLLETVEKİLİ SELMAN OĞUZHAN ESER
Bundan üç yıl önce, 15 Temmuz 2016
'da, Aziz Türk Milleti, yaklaşık 40 yıldır devletin her alanında yuvalanmış
hain FETÖ’nün darbe girişimine kahramanca direnerek unutulmaz bir demokrasi
mücadelesi vermiştir. Milletimiz, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın
çağrısıyla ve bu topraklarda müebbed yankılanacak ezan ve salaların yüreklerde
oluşturduğu cesaret ve imanla meydanlara çıkmış, o karanlık gecede bu vatanın
yılmaz savunucusu olduğunu tekraren ilan etmiştir.
15 Temmuz Destanı demokrasi
tarihimizde bir milattır. Genci, yaşlısı, kadını, erkeği sokaklara çıkarak
tanklara, uçaklara, helikopterlere, mermilere ve toplara bedenlerini siper
etmişlerdir. Bu mücadele, tarihimizin zaferlerle dolu olmasında temel unsur
olan Milli Mücadele ruhunun hâlâ bedenlerimize hükmettiğini ve bu ruhun asırlar
geçse de kaybedilmeyeceğini kanıtlar niteliktedir.
15 Temmuz’da sadece o gün için
değil, gelecekte de benzeri hain planlar yapma hevesinde olanlara birlik ve
dirlik dersi veren Milletimiz, söz konusu Vatan olduğunda neler yapabileceğini
bir kez daha tüm dünyaya göstermiştir. İstiklâl Harbi’nin mağlup zihniyeti, o
gün mütemadi mağlup kılınmıştır. O gece meydanlarda şahadete ve gaziliğe
erenlere neler borçlu olduğumuzu biliyoruz. Bizler, İstiklâl Harbi galiplerinin
torunları olarak istiklalimize tekrardan sahip çıkmanın onurunu
yaşıyoruz.
Milletimizden aldığımız güçle,
Milletimizin Vekili olarak, var gücümüzle terörle mücadele kapsamında ne
yapılması gerekiyorsa yapacağız. Son terörist hukuk önünde hesap verene kadar
mücadelemize devam edeceğiz.
Bu aziz mücadelenin nezdinde,
canından, ailesinden, evlatlarından vazgeçerek bu toprakları vatan kılmamızı ve
vatan tutmamızı sağlayan tarihimizdeki bütün şehit ve gazilerimize Yüce
Allah’tan rahmet ve mağfiret diliyorum. Allah, bizi dünyada da ahrette de
onlara yakın olanlardan eylesin.
KARAMAN
MİLLETVEKİLİ İSMAİL ATAKAN ÜNVER
2016 yılı 15 Temmuz gecesi, FETÖ tarafından Türkiye
Cumhuriyeti Devletinin anayasal düzeni ve demokratik siyasi hayatı hedef
alınarak yapılan hain darbe girişimi, milletimizin vatansever evlatlarının
kararlılığı sayesinde başarısız kılınmıştır. Tüm darbe ve darbe girişimlerinde
olduğu gibi 15 Temmuz FETÖ darbe girişimi de Türkiye Cumhuriyeti’nin anayasal
düzenine ve iktidarıyla muhalefetiyle bu düzenden meşruiyet alan demokratik
siyasi hayatına, dolayısıyla demokrasimize ve kardeşliğimize karşı yapılmıştır.
Ulu Önder Atatürk’ün tam bağımsızlık esasıyla kurduğu demokratik, laik, sosyal
bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'ni yıkmak üzere uzun yıllardır
hazırlık yapan FETÖ mensupları, 15 Temmuz gecesi hain planlarını hayata
geçirmek istemişlerdir.
15 Temmuz gecesi darbecilerle mücadele eden
darbe karşıtı TSK mensuplarının hainlerle girdikleri çatışmalarda gösterdikleri
basiret, emniyet güçlerinin kararlılığı, darbecilerin halktan ve hiçbir siyasi
kanattan destek bulamaması, medyanın tutumu, iktidarıyla muhalefetiyle
siyasetimizin darbe karşıtı net duruşu ve halkımızın darbeye karşı direniş noktasında
gösterdiği cesaret ülkemizi bir felaketin eşiğinden döndürmüş, FETÖ nün devleti
ele geçirmesine engel olunmuştur.
O karanlık gecede Türkiye Büyük Millet Meclisi,
tarihimizde görülmemiş bir alçaklıkla maalesef ki hainlerin bombalarına hedef
olmuştur. Gücünü milletimizden ve tarihimizden alan Gazi Meclis, 15 Temmuz günü
bir kez daha gazilik unvanını hak etmiştir. Hain darbe girişiminden bu yana
geçen sürede yaşananlar, demokrasimizin ve millet iradesinin sembolü olan
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin varlığının, itibarının ve gücünün korunmasının
ne kadar önemli olduğunu da ortaya koymuştur.
Bunun yanında bir diğer önemli ve dikkat
edilmesi gereken husus da şudur ki; yıllardır FETÖ'ye karşıtlıklarıyla bilinen
bazı muhalif gazeteci, siyasi ve tanınmış kişilerin zaman zaman FETÖ üyeliğiyle
veya üyesi olmamakla birlikte örgütün propagandasını yaptıkları gerekçesiyle
yargısal takibe uğramaları, FETÖ'yle mücadeleye zarar verdiğinden, buna
kesinlikle izin verilmemeli; bu yönde yapılan yanlışlardan bir an evvel dönülmelidir.
15 Temmuz darbe gecesini yaşatarak milletimize,
devletimize ve cumhuriyetimize kasteden ve ülkemizin geleceğini karartmak
isteyen darbeci hainleri, planlayıcılarını ve destekçilerini bir kez daha
lanetliyorum. 15 Temmuzun yıl dönümünde şehitlerimizi ve gazilerimizi şükranla
anarken, şehitlerimize Yüce Allah’tan rahmet diliyor, milletimizin bir daha
darbe hainliğine maruz kalmamasını temenni ediyorum.
AK
PARTİ İL BAŞKANI ABİDİN ÇAĞLAYAN
AK
Parti Karaman İl Başkanı Abidin Çağlayan, "15 Temmuz Demokrasi ve Milli
Birlik Günü" dolayısıyla yayınladığı mesajında;
Tarih
yapan ve tarih yazan bir milletin ahvadı olarak 15 temmuzda yeni bir tarih
yazan milletimiz. Dünyada eşi benzeri görülmemiş bir direniş sergilemiştir.
Belki bize yabanacı uluslar için o gün yaşananlar anormal bi durum du ama Türk
milleti için inancı gereği olması gerekenlerdi, çünki şahadet bizim inancımızda
en yüksek mertebe, vatan ve bayrak en önemli kutsallarımızdır. Bunlar için
yaşar bunlar için can alıp can veririz.
Hain
darbe ve işgal gecesinde, bütün vatandaşlarımızın yüreklerindeki inanç ile
sabaha kadar canla başla mücadele ederken, dünyanın tüm mazlum milletlerinin
yüreği bu necip millet ile atmış, yaşlı gözlerle yüreklerden dökülen dualar,
memleketin bütün camilerinden yükselen sâlâlar mazlum milletimizi sarıp
sarmalamıştır.
Gencinden
yaşlısına bu aziz milletin her bir ferdi, 15 Temmuz'un simge ismi Ömer Halis
DEMİR başta olmak üzere 249 şehidimiz, Kahramanlık destanlarıyla hainlerin bir
daha cesaret edemeyeceği bir ders vermiş olup, çağlara ve nesillere yol
gösteren birer meşale olmuştur.
Yüzyıllar
içinde etle tırnak gibi kaynaşmış olan milletimizin dünyaya takdim ettiği bu
kararlı tutum her türlü takdirin üzerindedir.
15
Temmuz darbe gecesinin 3. Yıl dönümünde, bir kez daha bu aziz
milleti yok etmek ve bu vatanı bölüp parçalamak isteyen dâhili ve harici
düşmanlara ve hainlere karşı, bütün kararlılığımızla ilan etmek istiyoruz ki,
ne yaparsanız yapın asla başaramayacaksınız. Milletimizi bölemeyeceksiniz,
bayrağımızı indiremeyeceksiniz, vatanımızı parçalayamayacaksınız, devletimizi
yıkamayacaksınız, ezanlarımızı susturamayacaksınız, bu millete asla diz
çöktüremeyeceksiniz.
Bu
kararlılıkla bir kez daha milletimizin bekası için cennete yolcu ettiğimiz
başta 15 Temmuz şehitlerimiz olmak üzere tüm şehitlerimizi rahmetle ve şükranla
yâd ediyor, Bu şanlı direniş sürecinde gazilik mertebesine erişen
kahramanlarımıza şükranlarımı sunuyorum.
İYİ
PARTİ KARAMAN İL BAŞKANLIĞI
15 Temmuz 2016
tarihinde, devlet kurumları içinde aldıkları tavizler neticesinde yapılanma
fırsatı bulan ve özellikle TSK ve polis teşkilatı içinde kumpas ve sözde
davalar neticesinde komuta ve idare makamlarına kadar sinsice sızan Feto terör
örgütü, devletimize, milletimize ve demokrasimize karşı hain bir darbe
teşebbüsünde bulunmuş ve bu kalkışma, milletimizin topyekûn birlikteliği,
dayanışması kararlılığı ve cesaretiyle bertaraf edilmiştir.
15 temmuz 2016 tarihindeki hain kalkışma; Türk
devletinin işgali, Türk milletinin esareti ve demokrasimizin hancerlenmesine
yönelik bir eylemdir unutmadık, asla unutmayacağız..
15 temmuz 2016 daki hain kalkışmaya karşı
vücutlarını siper eden şehitlerimizi rahmetle yad ediyoruz Allah'tan rahmet,
gazi ve yaralılarımıza sağlık ve şifalar diliyor, buradan minnet ve saygılarımızı
sunuyoruz.
Bu kalkışma ya cesaret eden hain Feto terör
örgütünün bir çok kuruma sızmış kadroları büyük bir titizlikle açığa
çıkartılıp, gerekli yargılama ve bertaraf edilme işlemleri yapılmış olmasına
rağmen siyaset yapılanması ve unsurları halen açığa çıkartılamamıştır.
Bu hain örgütün siyasal yapılanmasının
ivedilikle üzerine gidilmesi ve bir an önce deşifre edilmesi gerekmektedir. İYİ
Parti meclis grubu ve partimiz bu konuda önergeler ve açıklamalarla elinden
geldiğince bu problemi halkımıza anlatmaya devam edecektir. Feto terör
örgütünün siyasi kanadı ve bağlantılarının deşifre edilip hakettikleri
yargılanmalar ile bertaraf edilmesi demokrasimiz ve devletimizin bekası için
elzemdir.
Biz İYİ Parti olarak devletimize,
milletimize, cumhuriyetimize ve demokrasimize kast eden Feto terör örgütü,
bölücü örgütüne karşı asla geçit vermeyeceğimizi ve bu örgütlerin
çökertilmesinin Türk milletine karşı asli sorumluluklarımızdan birisi olduğunu,
bu konuda üstümüze düşen görevin bilincinde olduğumuzu ve bu sorumluluğumuzun
gereklerini yerine getirmeye devam edeceğimizi Türk kamuoyuna bildiririz.
TÜRK EĞİTİM-SEN KARAMAN ŞUBE
BAŞKANI GAZİ ALKAN
15
Temmuz 2016 Türk Devlet ve Milleti’nin tarih önünde çok acı bir şekilde
sınandığı dönüm noktalarından bir tanesidir. Uzun yıllar içerisinde
devletimizin damarlarına sızan ve zaman içinde kalbinde ur olan, ajan bir
örgütün ihanet finalidir.
Pisliklerin
ve sinsiliklerin en kutsal değerler altında saklanıp ve en umulmadık zaman ve
mekanda hamlesini yaptığını, isyan ve kaosla ülkenin anahtarlarının emperyalist
efendilerine sunulmak üzere olduğunu net bir şekilde yaşadık. İhanetin her
rengini gören Türk Milleti, 21. Yüzyılda din kisveli, ajan terörist bir yapıyla
tanıştı. Sadece tespih ve seccadeleri var, bunların ne tehlikesi olacak diye
savunulan bu yapı en öldürücü silahları ve savaş makinelerini çocuklara,
yaşlılara tüm halka doğrulttu. Onlar doğrulttukça biz destanlaştık. Önce
diyalog adı altında itikadımızı zehirleyen bu yapı sonra fikri hür, vicdanı
hür, irfanı hür olması gereken genç bireyleri mankurt köleler haline getirdi.
Artık ağına düşürdüklerini en yüksek üniversitelerde okusalar bile fikir
hürriyetini kaybetmiş bilgili birer köle, devşirilmiş birer ajan yapmıştı.
Dünün emperyalistleri adına fetva veren Dürrizadelerin , Sait Mollaların bugün
ki emperyalistlere yoldaşlık eden cinsi şimdi Fetö olmuştur. İhanetin kumaşı
aynıdır.
Eğer
binlerce yıllık soylu devletten, fedakâr milletten ve kutlu inancımızdan feyz
almayıp, ne idüğü belirsiz kişi ve derneklerden feyz alınırsa bu yaşananları
Allah korusun yine yaşarız.
Ömrünü
Türk Devleti, onun felsefesi ve kurucu değerleriyle kavgayla geçirenler ya
ihanet ederler yada buna çanak tutarlar.
İhanet
sonrası safını seçmeye çalışanlara sözümüz şudur; Türk Eğitim Senliler ihanetten
çok önce de, Fetö denilen bu alçak ve ajan yapıyla kavgalıydı. O dönemde yüksek
sesle emperyalizmin kucağında din hizmeti yapılmaz, vatansız din yaşanmaz,
yüzlerce yıldır dinini yaşayan bir millete, düzmece, diyalogcu din anlatılmaz
diye haykırıyordu. Allah Resul’ünün Medine şehir devletinde, altını çizdiği en
önemli unsurun vatana ihanet konusu olduğunu hatırlatıp haykırıyordu.
Ama
dini yaşamdan devlet karşılığını anlayanlar, aynı sinsilikle devam ediyordu.
Sonuç
olarak devletin en tepesine Sayın Cumhurbaşkanımızın yanına kadar sızan bu yapı
tarihteki Hasan Sabbah vakasının bu yüzyıldaki acı versiyonunu bize yaşattı.
Birde
“Hainlerin heybesinde inci bulan “ Siyasetçi, Bürokrat, Tüccar ve İşadamlarına
her şeyin inciden ibaret olmadığını, vatanın rantını değil tarihini bilmek
gerektiğini umarız hatırlatmıştır.
Türk
Milleti’nin milli hafızalı öğretmenleri olarak bu acıları unutmayız,
unutturmayız ama dersimize de iyi çalışırız.
Şehitlerimize
Rahmet, yakınlarına başsağlığı dilerken, mücadeleyi seçenlere de gönüldaşlik
selamını bir borç biliriz.
KARAMAN MEMUR-SEN VE
EĞİTİM–BİR-SEN ŞUBE BAŞKANIMIZ YUNUS ÖZDEMİR
Karaman
Memur-Sen ve Eğitim–Bir-Sen Şube Başkanımız Yunus Özdemir, “15 Temmuz Demokrasi
ve Milli Birlik Günü” ile ilgili sitemize basın açıklaması yaptı. Basın
açıklamasında;
“15
Temmuz, ülkemizin ve milletimizin geleceğini karanlığa mahkûm etmek isteyen
küresel emperyalistlerin iş birlikçi hainlerle yaptığı ölümcül saldırının,
destansı bir direnişle bozguna uğratıldığı tarihî bir gündür.
15
Temmuz kanlı ihanetine karşı ölümüne direniş, dar siyasi bakış ve ideolojik
yorumlarla izah edilecek bir hadise değil; taşıdığı tarihsel ve sembolik anlam
itibarıyla millî bir davadır. 15 Temmuz, amaçlarına ulaşmak için, dinî değer ve
motifleri istismar da dâhil, hiçbir hak, hukuk ve ahlakta sınır tanımayan FETÖ
ihanet şebekesinin, kökü ve derin bağlantıları dışarıda olan güçlerden aldığı
emir ve talimatla, millet iradesine yapılan darbe olmanın ötesinde doğrudan
vatanı işgal hareketidir. 15 Temmuz’da doğrudan vatan, millet ve devlet
varlığımız yok edilmek istenmiştir.
Atılım
ve başarıları küresel emperyalizmin bölgesel hesaplarını bozan Türkiye, peş
peşe sahneye konan yıkıcı, bölücü saldırılarla durdurulamayınca, 15 Temmuz
2016’da kanlı bir darbe ile başlayan işgal girişiminin hedefi yapılmıştır.
Darbeciler 35 uçak, 37 helikopter, 74’ü tank olmak üzere 246 zırhlı araç, 3
gemi, 3992 otomatik tüfek kullanarak devletin temel ve stratejik kurumlarına
saldırmış, direnen halkın üzerine mermi yağdırmıştır. Savaş uçakları, millet
hâkimiyetinin ve iradesinin tecessüm ettiği merkez olan Meclis binasını,
devletin en üst siyasi temsil makamı olan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni,
Emniyet’i ve TÜRKSAT’ı bombalamış, TRT işgal edilmiş, özellikle büyükşehirlerin
meydanları namlusu halka çevrilmiş tanklarla kapatılmış, darbecilere direnen
halka acımasızca ateş açılmış, 251 yiğidimiz şehit olmuş, 2 bini aşkın
kahramanımız gazi olmuştur.
Yeniden
canlanan Çanakkale ruhuyla çıplak elleri ve çelikten zırha dönüşen iman dolu
göğüsleri ile tankların karşısına çıkan milletimiz, vatan savunması için yeni
bir istiklal savaşı vermiştir. Cumhuriyet tarihinde ilk kez, daha ilk
aşamasında kanla, ateşle başlayan bir darbe ile karşılaştık ve ilk kez bu kadar
şiddetli olmasına rağmen, millet, ölümüne bir direnişle darbecileri
püskürtmüştür. Milletin varoluş kararlılığı, emperyalistlerin üzerimizde
yaptığı hesapları bozmuştur, ilelebet bozacaktır. Bize yıkım getirmek ve ölüm
yağdırmak isteyenler, bize yaşatmak istedikleri çaresizliğe kendileri düçar
olmuştur. Şehit ve gazilerimizle birlikte milletimizin tartışmasız saf
samimiyeti, bedeli bir kez daha kanla ödenerek, üzerinde özgürce yaşamayı hak
ettiğimiz bu vatanın çiğnenmez değerini pekiştirmiştir. İçinde milletimizin
nesiller boyu kanı teri olan bu değere asla gölge düşürülmeyecektir. Bu
bilincin bize yüklediği ilk sorumluluk ihanete müsamaha etmemek, unutmamak ve
cezasız bırakmamaktır.
Eğitim-Bir-Sen
ve Memur-Sen olarak, vatan ve millî değerler söz konusu olduğu zaman asla başka
hesapların içinde olmadık, olmayız, olmayacağız. Bu duyarlılıkla o menfur
gecede, hiç düşünmeden, tereddüt etmeden, ‘bekleyip sonucu görelim’ demeden,
sağımıza solumuza bakmadan alanlara çıktık. Üyelerimize ve milletimize
meydanlardan direniş çağrısı yaptık. Kamu görevlilerinin teveccühüyle
ulaştığımız bir milyon üyemizle birlikte temsil ettiğimiz asli mesuliyetimizin
gereği olarak, üzerimize gelen ihanetin karşısında olduk. Ulaşabildiğimiz tüm
medya imkânlarını ve sosyal iletişim ağlarını hızlı, etkin, kararlı kullanarak
Anadolu’nun her karışını direniş hattına dönüştürdük. Fedakâr, imanlı
milletimizle birlikte dalga dalga zulmün ve zalimlerin karşısına çıktık. Şehit
düşen üyelerimiz, gazi mertebesine erişen kardeşlerimiz oldu. Onların kalbinde
yanan ateş, üzerimize kâbus gibi çöken ihanetin karanlığını kökünden söküp
atmış, ufkumuzu aydınlatan güneşe dönüşmüştür.
Ülke
ve millet olarak maruz kaldığımız yakıcı, yıkıcı saldırılara rağmen bu ihanetin
en kahredici tarafı, dinî referanslarla insanımızın iyi niyet ve yardımseverlik
duygularının
istismar
edilerek ve sözüm ona bir cemaat tarafından sinsice yapılmış olmasıdır.
Üzerinde çok ciddi düşünülmesi gereken diğer husus, eğitim alan ve imkânını bu
terör örgütünün kendi yapılanma zemini olarak kullanabilmesidir. Din ve eğitim
alanının istismarı ile düşünme, irade ve sorgulama yetenekleri felç edilmiş,
mankurtlaştırılmış bir güruh, mutlak itaatle kendi vatanına, milletine, millî
değerlerine göz kırpmadan saldırabilecek hâle getirilebilmiştir. Kıtalar ötesi
siyonist efendilerinden aldıkları emirleri ‘hizmet’ aşkıyla yerine getirip
kendi insanını vurma zilletini seçenler, eşi görülmemiş bir ihanet ve
alçaklığın temsilcisi olmuşlardır. Zulme ve zillete rıza göstermeyen
milletimiz, ihaneti tam kalbinden vurarak izzetli yaşamayı, izzetiyle yaşamayı fazlasıyla
hak etmiştir. Sezai Karakoç’un deyimiyle, “Geceye yenilmeyen her kişiye, ödül
olarak bir sabah, bir gündüz, bir güneş vardır.” Umulur ki, 15 Temmuz
karanlığından sonra üzerimize gerçek bir nur olarak doğan güneşimiz,
medeniyetimizi yeniden canlandıracak bir ağarmanın müjdesi, müjdecisi olsun.
İnsan
hakları ve özgürlükler söz konusu olduğunda kimseye söz söyletmeyen çoğu batılı
çevrelerin, milletimizin canı pahasına demokrasiyi yaşatmayı amaçlayan
hareketine destek vermemesi, bilakis darbenin ve darbecilerin püskürtülmesine
üzülmeleri çok ilginç ve manidardır. Batılı kimi ülke, siyasi aktörler ve basın
organının, artık bizi şaşırtmayan bir tutumla, oluşturmak istedikleri negatif
algılarla dünya kamuoyunu etkileme gayretleri bize dönük asıl niyetlerini bir
kez daha deşifre eder mahiyette olmuştur.
15
Temmuz’da verilen istiklal mücadelesi ile Çanakkale ruhu içselleştirilerek
güncellenmiştir. Muazzam bir silkinişle benliğimiz ve kimliğimiz yeniden inşa
edilmektedir. Sıcak etkisi ve artçı sarsıntıları hâlâ devam etmekte olan bu
alçak darbe ve işgal girişimine karşı canımızla, kanımızla bilfiil direndik.
Bugün de en kesin, kararlı dil ve tutumla her türlü darbe girişimini, vesayet
düzenini, demokrasi dışı arayışları, millî iradeye muarız çabaları tartışmasız
olarak reddediyoruz. Karanlığın çökertilen bütün hatlarından sonra şimdi yeni
ufukları, oradan yeni umutları menzil edinme vaktidir.
Eğitim-Bir-Sen
olarak, yeniden yüksek bir öz güven kazanan milletimizin, özellikle de genç
kuşakların benliğini ve kimliğini tahkim eden 15 Temmuz bilincini, yaşayan
canlı algılar olarak çoğalan bir fikir, büyüyen bir ideal, yorulmak bilmeyen
bir azim ve kararlılıkla hep diri tutacağız. Okyanus ve kıtalar ötesi kirli,
kanlı bağlantıları olan darbeci çapulculara darbe vuran milletimize selam ve
şükranlarımızı sunuyor; şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize sağlıklı
uzun ömürler diliyor, milletimizin 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü
tebrik ediyoruz.” dedi.
KARAMAN İL GENEL MECLİSİ BAŞKANI
ADEM KAPAR
15
Temmuz ülke tarihimiz açısından bir milat noktasıdır. Türk Silahlı Kuvvetleri
içerisinde yuvalanmış bir grup asker görünümlü hain, Anayasal düzeni askıya
alarak yönetime el koyma girişiminde bulunmuşlardır. Hatta bu hainler Milletin
Meclisi Türkiye Büyük Millet Meclisini bombalamışlardır.
Cumhurbaşkanımızın
çağrıları ve Aziz milletimizin feraset, cesaret ve kararlılığıyla bu girişim
boşa çıkartılmıştır. Bu milli direniş esnasında çoğunluğu sivil vatandaşımız
olmak üzere 249 asker ve polisimiz şehit olmuş, 2 bin 712 vatandaşımız ise
yaralanmıştır.
15
Temmuz’da vatan, demokrasi ve bağımsızlık uğruna mücadele veren kahraman
insanımız asırlar öncesinde olduğu gibi yine aynı kararlılıkla yaşadığı
toprakları ve şanlı tarihini korumanın, istikbalinin yegâne unsuru olduğunu tüm
dünyaya haykırmıştır.
Darbe
sırasında basın kuruluşlarımız ve siyasi parti temsilcilerimiz de tercihini
darbecilerden yana değil demokrasiden ve milletimizden yana kullanmışlardır.
7’den 70’e tek yürek olan Aziz Milletimiz, ülkemizin artık darbelere geçit
vermeyeceğini tüm dünyaya göstermiş, halkın tercihini görmezden gelenlere
unutamayacakları bir ders vermiştir.
Tarihimizin
en karanlık hadiselerinden biri olan 15 Temmuz 2016 darbe kalkışması ve işgal
girişimi, milletimizin verdiği destansı mücadele neticesinde parlak bir zafere
ve aydınlığa dönüşmüştür.
İnanıyorum
ki, “MİLLETİMİZİN BU DESTANSI BİRLİKTELİĞİ DEVAM ETTİĞİ SÜRECE, TÜRKİYE
CUMHURİYETİ İLELEBET YAŞAYACAKTIR.”
Darbeye
karşı canını ortaya koyarak, tarihe adını bir kez daha altın harflerle yazdıran,
Bu yüce millet 15 Temmuzdaki hain saldırıyı hiçbir zaman unutmayacak ve
unutturmayacaktır.
Cennetmekân
şehitlerimizi ve onların öncülüğünde yazılan 15 Temmuz destanını asla
unutmayacak ve unutturmayacağız. 15 Temmuz'un her yıl dönümünde yâd edecek, kahramanlıklarını
nesilden nesile gururla aktaracağız. Bu toprakları vatan kılan tüm şehit ve
gazilerimizi bir kere daha rahmet, minnet ve şükranla anıyor ve Aziz
Milletimizin 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü kutluyorum.”